Hafta sonu Erdek tatilinde, Dr. Arman Afrashi’nin “Borsada Kazanmak Mümkün mü” aldı kitabını bir solukta bitiriverdim. Dr. Afrashi’nin kitabını İMKB’yla ilgilenen herkese şiddetle tavsiye ediyorum.
İstanbul Teknik Üniversitesinde MBA yaparken, “Corporate Finance” dersinde, sürekli Amerikan Borsaları üzerine çalışmıştık. Yaptığımız portföyler, kullandığımız teoriler hep NYSE, NASDAQ gibi borsaların veri ve çalışma sistemlerine göre düzenlenmişti. Ben de son dönem bu sistem karmaşasından dolayı Finans yerine Pazarlama odaklı dersler almıştım. Okumuş olduğum diğer borsa kitapları da (özellikle Peter Lynch’inkiler) hep Amerikan sistemini örnek gösteriyordu. Borsa ve yatırım olaylarından tam da ümidimi kesmişken karşıma Dr. Afrashi’nin kitabı çıktı:)
Kitap, klasik borsada uzun vadeli oynama sistemine tamamen karşı. Hatta İMKB’de bu şekilde oynayanların dolar bazında ne kadar kaybedeceklerini de geçmiş verilere dayanarak göstermiş. Kitapta ayrıca, küçük bir zaman diliminde hisselerini sonuna kadar taşıyıp, 20-30 kat kazananlardan da bahsetmiş. Ancak, bu tip trendleri görüp yakalayanları aşağıdaki gibi sınıflandırmış 🙂
– Hisseyi aldıktan sonra vefat edenler. Bunların varislerinin teorik olarak maksimum derecede kazanma şansları var.
– Hisseyi aldıktan sonra komaya girmiş olanlar. Hisse zirvedeyken komadan çıkıp satarlarsa en büyük kazanca ulaşırlar.
– Hisseyi aldıktan sonra bunamış olanlar. Hissenin fiyatı tepeye ulaşınca da bunaklıkları mevcut olacağı için pek şansları yok.
– Hisseyi aldıktan sonra savaşa katılıp düşmana esir düşmüş olanlar. Hisse tepedeyken düşmanın esir kampından kaçıp doğrudan aracı kuruma gidip satış yapabilirlerse kazanırlar.
– Hisseyi aldıklarını unutmuş olanlar, bunlar hisseyi unuttukları için düşüşe de aynen katılırlar.
– Her söylenene inananlar. Hisse 1.000 liradan 20.000 lira olduktan sonra bile aldıkları “duyumlar” üzerine 40.000 lirayı beklerler. Düşü başlayınca da “silkelemedir!” diye tekrar beklerler.
Böylece artık yatırım yazılarına da başlamış bulunmaktayım 🙂
Bence bu yazılara devam etmelisiniz.Çok farklı bir yazı blogunuz takip edeceğimTeşekkürler..